Yaz Mevsiminde Boğulma Vakalarına Dikkat

Of Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Şaban Uysal, özellikle çocuklar ve gençler arasında yaygın şekilde görülen boğulma olayları hakkında uyarılarda bulundu. Boğulmaların büyük çoğunluğunun kaza sonucu meydana geldiğini belirten Uysal, hayatını kaybedenlerin büyük bölümünün 1-4 ve 15-19 yaş aralığında olduğunu vurguladı. “Boğulma Vakalarının Nedenleri Çok Yönlüdür” Suda boğulmaların, yüzme bilmeyenlerin kontrolsüz biçimde suya girmeleri kadar, yüzme bilenlerin de çeşitli risk faktörlerini göz ardı etmeleri nedeniyle meydana geldiğini ifade eden Uysal, şu açıklamalarda bulundu: ❝Yüzme bilmeyenler için tehlike genellikle suyun derinliğini ve zemin yapısını bilmedikleri alanlarda serinlemeye çalıştıklarında ortaya çıkar. Yüzme bilenlerde ise akıntı, balçık zemin, kramp, çarpma, epilepsi, kalp hastalıkları ve su sporları kazaları gibi sebepler ön plana çıkmaktadır.❞ “Boğulma Kuru ve Islak Olmak Üzere İkiye Ayrılır” Boğulmaların tıbbi olarak iki ana tipe ayrıldığını belirten Uysal, bunların “kuru boğulma” ve “su yutarak boğulma” olduğunu ifade etti: ❝Kuru boğulmalar tüm boğulma vakalarının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturur. Bu durumda çok az su yutulmasına rağmen boğazda spazm meydana gelir ve akciğerlere hava girişi engellenir. Su yutarak gerçekleşen boğulmalar ise yüzde 80 oranındadır ve yutulan suyun tatlı ya da tuzlu olması, içinde mikrop ya da yosun bulunup bulunmaması süreci doğrudan etkiler.❞ Uysal, tatlı su boğulmalarında hayati riskin daha erken ortaya çıktığını; tuzlu suda ise akciğerlere sıvı sızmasının daha uzun sürede gerçekleştiğini ancak her iki durumda da vücudun oksijensiz kaldığını ve organ yetmezliği ile kalp durmasının görüldüğünü ifade etti. Tuzlu suda boğulma vakalarının en az 48 saat gözlem altında tutulması gerektiğinin altını çizdi. “İlk Müdahale Hayat Kurtarır” Boğulma anında doğru müdahalenin hayati önem taşıdığına dikkat çeken Uysal, yapılması gereken ilk adımları şöyle sıraladı: Boğulmakta olan kişiye batmaz cisim (can yeleği, simit) uzatılmalı. Bu mümkün değilse uzun sopa, ip ya da kayık küreği gibi araçlarla yardım edilmeli. Yüzerek kurtarma eğitimi almayan kişiler asla doğrudan suya atlamamalı. Kazazede sudan çıkarıldıktan sonra ağzındaki yabancı cisimler çıkarılmalı, baş ve boyun pozisyonu dikkatle ayarlanmalı. Suni solunum ve kalp masajına vakit kaybetmeden başlanmalı; bu işlemler tercihen iki kişi tarafından ve en az bir saat boyunca yapılmalı. Vücut ısısı düşen kazazedeler mutlaka ısıtılmalı. Kazazede vakit kaybetmeden hastaneye ulaştırılmalı. “Yanlış Müdahalelerden Kaçınılmalı” Op. Dr. Şaban Uysal, boğulmalarda sıkça yapılan yanlışlara da dikkat çekti: ❝Kazazedeyi baş aşağı tutarak akciğere kaçan suyu boşaltmaya çalışmak zaman kaybıdır. Bu durum yapay solunum ve kalp masajında gecikmeye yol açarak hayati riski artırır. Ayrıca boğulma tehlikesi atlatan kişilerin hemen eve gönderilmemesi, 24-48 saat hastanede gözlem altında tutulması gerekir.❞ “Çocuklar Yüzme Bilen Yetişkinlerin Gözetiminde Olmalı” Uysal son olarak, çocukların mutlaka yüzme bilen bireyler eşliğinde suya girmeleri gerektiğini ve yüzme bilmenin tek başına boğulma riskini ortadan kaldırmadığını belirterek şu çağrıda bulundu: ❝Ne kadar iyi yüzme bilirsek bile, boğulma riskinin her zaman var olduğunu unutmamalıyız. Tedbiri elden bırakmamalı, çocuklarımızı yalnız bırakmamalıyız.❞ Of Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Şaban Uysal’ın bu uyarıları, özellikle yaz mevsiminde yaşanabilecek olası trajedilerin önlenmesi açısından kritik bir öneme sahip.