Trabzon’da Yaylacılık Geleneği Objektife Yansıdı

Sergi, Trabzon Kültür Yolu Festivali etkinlikleri kapsamında sanatseverleri ağırlıyor. 30 Fotoğrafla Yayla Kültürüne Yolculuk Emekli öğretim üyesi, mimar ve fotoğraf sanatçısı Mustafa Reşat Sümerkan’ın uzun yıllar süren gözlem ve çekimlerinin ürünü olan sergide, yayla göçlerinden şenliklere, yayla evlerinden insan-doğa ilişkisine kadar pek çok kare yer alıyor. Geleneksel yaylacılığın kültürel derinliğini yansıtan 30 eser, Trabzon’un sosyal ve tarihsel dokusunu belge niteliğiyle ortaya koyuyor. Sümerkan: “Yaylacılık Sadece Bir Geçim Yolu Değil, Kültürdür” Serginin açılışında konuşan Mustafa Reşat Sümerkan, yaylacılığın sadece Trabzon’a değil, Anadolu’nun geniş bir coğrafyasına ait kadim bir gelenek olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: ❝Yayla, yaz döneminin geçirildiği alanlar anlamına gelir. Karadeniz bölgemiz için yaylacılık, süt hayvancılığının temelidir. Yaylaya çıkışın asıl amacı süt hayvanlarını beslemek. Bu faaliyet sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir değerdir. Yayla göçü, şenlikler ve ritüellerle birlikte özgün bir yaşam biçimi doğmuştur.❞ İskender: “Fotoğraf Yaşayamadıklarını, Yaşadıklarına Katmaktır” Ortahisar Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Özer İskender ise açılışta yaptığı konuşmada, sanatçı Sümerkan’ın fotoğrafçılıktaki birikimine değinerek şu değerlendirmeyi yaptı: ❝Fotoğraf, kafamızda bir enstantane gibi görünse de aslında birçok unsurun birleşmesiyle oluşur. Fotoğrafçılık, yalnızca teknik bilgi değil, aynı zamanda kültürel bir perspektif gerektirir. Mustafa Reşat hocamın bu sergiyi açarak bölgenin önemli bir kültürel mirasını belgelediği için kendisini tebrik ediyor ve teşekkür ediyorum.❞ Sergi 13 Temmuz’a Kadar Açık Ortahisar Belediyesi Basın Tarihi Müzesi’nde düzenlenen sergi, Trabzon Kültür Yolu Festivali kapsamında 13 Temmuz tarihine kadar ziyaretçilerini ağırlayacak. Sergi, bölge halkının ve fotoğraf sanatına ilgi duyanların geleneksel yaşam biçimlerine tanıklık etmesine imkân sunuyor. Trabzon’da yaylacılığın geçmişten bugüne uzanan hikâyesi, Sümerkan’ın kareleri aracılığıyla izleyiciyle buluşuyor.