Teknoloji

Nobel ödüllü fizikçi, yapay zekayı "beyne zarar vermeden" kullanmanın en iyi yolunu anlattı

Nobel ödüllü fizikçi, yapay zekayı

Nobel Ödüllü fizikçi Saul Perlmutter, yapay zekanın en büyük tehlikesinin teknik değil psikolojik olduğunu söylüyor. Perlmutter’a göre yapay zeka, insanlara bir konuyu gerçekten öğrenmeden öğrenmiş hissi vererek yanlış bir özgüven yaratabiliyor.

Evrenin genişlemesinin hızlandığını keşfeden bilim insanı, yapay zekânın özellikle öğrenciler ve bilgiyle çalışan profesyoneller için eleştirel düşünmeyi zayıflatma riski taşıdığına dikkat çekiyor. Ona göre sorun, yapay zekânın verdiği cevapların çoğu zaman olduğundan çok daha emin bir tonla sunulması.

 

“ANLADIĞINI SANMAK EN BÜYÜK TEHLİKE”

 

Perlmutter, Norveç Merkez Bankası Yatırım Fonu CEO’su Nicolai Tangen ile yaptığı bir podcast söyleşisinde, yapay zekanın insanların zihinsel emeğini erken aşamada devralmasının ciddi bir risk oluşturduğunu söyledi:

 

“Yapay zeka, temelleri gerçekten öğrenmeden önce insanlara öğrenmiş hissi verebilir. Bu da özellikle öğrenciler için tehlikeli.”

 

Perlmutter ayrıca, bu durumun, bireylerin kendi başlarına analiz yapma ve problem çözme becerilerini köreltebileceğini vurguladı.

 

ÇÖZÜM “ARAÇ OLARAK” KULLANMAK

 

Perlmutter’a göre çözüm, yapay zekayı tamamen reddetmek değil; onu düşünmenin yerine koymak yerine düşünmeyi destekleyen bir araç olarak kullanmak.

 

Kaliforniya Üniversitesi Berkeley’de verdiği derslerde, öğrencilerine bilimsel akıl yürütmeye dayalı bir yaklaşım öğrettiğini anlatan Perlmutter; olasılıklı düşünme, hata kontrolü, şüphecilik ve yapılandırılmış fikir ayrılıklarının bu eğitimin temelini oluşturduğunu söylüyor.

 

Amaç, yapay zekanın verdiği bilgiyi sorgulamadan kabul etmek değil, onu daha iyi düşünmek için kullanmak.

 

YAPAY ZEKANIN “AŞIRI ÖZGÜVEN” SORUNU

 

Perlmutter’ın en çok endişe duyduğu noktalardan biri, yapay zekanın cevaplarını kesinmiş gibi sunması. Bu özgüvenli ton, kullanıcıların doğal şüphe mekanizmasını devre dışı bırakabiliyor.

 

Bu durum, insanların zaten sahip olduğu en tehlikeli bilişsel yanlılıklardan biriyle örtüşüyor: otoriter görünen bilgiye kolayca inanmak.

 

Perlmutter’a göre yapay zekadan gelen her çıktı, bir insanın iddiası gibi değerlendirilmeli ve “Ne kadar güvenilir? Ne kadar belirsizlik içeriyor? Yanılıyor olabilir mi?" soruları sorulmalı.

 

BİLİMSEL YAKLAŞIM: “YANILDIĞINI VARSAY”

 

Bilimde araştırmacıların her zaman hata yapabileceklerini varsaydığını hatırlatan Perlmutter, bu yüzden sonuçları defalarca kontrol eden sistemler kurduklarını söylüyor. Aynı yaklaşımın yapay zekâ için de geçerli olması gerektiğini vurguladı ve “Bazen kendimizi kandırıyoruz, bazen yapay zeka yanılıyor, bazen de ikisi birden oluyor" dedi.