Dünyadaki tüm binalar bu haritada

Araştırmacılar, bunun bugüne kadar hazırlanmış en kapsamlı ve en ayrıntılı küresel bina veritabanı olduğunu söylüyor. Daha önceki küresel veri setinde yaklaşık 1,7 milyar bina bulunuyordu; yeni harita hem kapsadığı bina sayısını ciddi şekilde artırıyor hem de benzer veri tabanlarına göre yaklaşık 30 kat daha yüksek çözünürlük sunuyor. Çalışmanın teknik ayrıntıları, 1 Aralık’ta Earth System Science Data adlı bilimsel dergide yayımlandı.

ÜÇ BOYUTLU VERİ TABANI

GlobalBuildingAtlas yalnızca “şurada bina var” demekle kalmıyor; her bina için yükseklik, hacim ve çevredeki diğer yapılarla konumu gibi parametrelerin üç boyutlu modellerini de gösteriyor. Farklı bölgelerde uydu görüntülerinin kalitesinin değişmesi gibi sorunları azaltmak için de özel filtreleme yöntemleri kullanılmış.

Harita, internet üzerinden buradan etkileşimli olarak kullanılabiliyor. Kullanıcılar, o noktadaki binaların konumunu ve yüksekliğini görebiliyor; ayrıca veriyi ve kullanılan kodları GitHub üzerinden indirip kendi çalışmalarında kullanmaları da mümkün. Yakınlaştırma yapıldığında, ilk bakışta boş görünen kırsal bölgelerde bile birkaç binanın 3D modelinin yer aldığını görmek mümkün; bu da kapsamanın ne kadar geniş olduğuna işaret ediyor.

YOKSULLUK İZİNİ GÖSTERİYOR

Araştırma ekibinin asıl amacı, gezegenin “bina haritasını” çıkarmaktan çok daha fazlası. Çalışmanın başyazarı olan veri bilimci Xiaoxiang Zhu’ya göre bu tür ayrıntılı bir üç boyutlu harita, dünya genelinde kentleşmenin ve yoksulluğun izini sürmek için güçlü bir araç sunuyor. Özellikle Afrika, Güney Amerika ve kırsal bölgeler gibi, küresel haritalarda genellikle eksik kalan alanlar için ekstra özen gösterilmiş.

Veri setine “kişi başına bina hacmi” gibi ölçümler de eklenmiş; yani bir bölgede yaşayan her kişi için ne kadar bina kütlesi düştüğü hesaplanabiliyor. Bu sayede, farklı şehir ve ülkelerdeki sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin fiziksel yapı üzerinden de analiz edilmesi mümkün hale geliyor.

İKLİM VE AFET ÇALIŞMALARI

Bu yeni haritanın yalnızca sosyoekonomik araştırmalarda değil, iklim ve enerji modellerinde de kullanılacağı belirtiliyor. Binaların nerede, ne yoğunlukta ve nasıl bir yapıda olduğunu ayrıntılı şekilde bilmek, enerji talebi, ısıtma-soğutma ihtiyacı veya karbon salımı gibi hesaplamaları daha gerçekçi hale getirebilir.

Alman Havacılık ve Uzay Merkezi gibi kurumlar şimdiden haritayla ilgilendiklerini açıklamış durumda. Bu kurumlar, veriyi kullanarak deprem, sel gibi doğal afetler ya da insan kaynaklı felaketler karşısında risk analizi yapmak istiyor. Yoğun yapılaşmış bölgelerin tespiti, ulaşım ağlarının durumu ve kritik altyapıların konumu gibi bilgiler, afet planlaması için hayati önem taşıyor.

“Binalar, insan yaşamını adeta zemine sabitleyen, kentlerin formunu ve işleyişini tanımlayan unsurlar” diyen araştırmacılar, bu tür üç boyutlu verilerin özellikle kaynakların kısıtlı olduğu ülkelerde altyapı yönetimi, şehir planlama ve doğru yatırım kararları için vazgeçilmez hale geleceğini vurguluyor.

Bilim insanları, politikacılar ya da şehir plancıları bir yana, meraklı kullanıcılar için de harita fazlasıyla eğlenceli görünüyor. Farklı görselleştirme seçenekleriyle oynayarak kendi mahallenizi, çalıştığınız binayı ya da dünya üzerindeki herhangi bir noktayı üç boyutlu olarak keşfetmek mümkün. Kısacası, gezegenin bina hafızası ilk kez bu kadar ayrıntılı şekilde açığa çıkarılmış durumda.