Başka bir yıldızın “fırtınası” ilk kez gözlemlendi
Kuzey Işıkları’nın gökyüzündeki o büyüleyici dansını yine Güneş’e borçluyuz. Güneş’te meydana gelen ve koronal kütle atımı (CME) diye adlandırılan dev patlamalar, uzaya yüklü parçacık bulutları savuruyor. Bu parçacıklar Dünya’nın manyetik alanıyla etkileşince atmosfere çarpıp gökyüzünü yeşil, mor, kırmızı renklere boyuyor; bazen de elektrik şebekelerini ve uyduları tehdit ediyor.
13/11/2025 12:04 | Son Güncelleme : 17/12/2025 05:35 | Okunma Sayısı : 29 | BizimTrabzon
Bilim insanları 1859’daki ünlü Carrington Olayı’ndan bu yana bütün CME’lerin Güneş’ten geldiğini gözlemlemişti. Ta ki şimdiye kadar. Saygın bilim dergisi Nature’da yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, ilk kez Güneş dışındaki bir yıldızdan kopup gelen bir koronal kütle atımı kesin olarak tespit edildi.
İLK KEZ DOĞRULANDI
Araştırmanın ortak yazarlarından, Hollanda Radyo Astronomi Enstitüsü’nden (ASTRON) Joe Callingham, “Gökbilimciler onlarca yıldır başka bir yıldızdan gelen CME’yi doğrudan yakalamak istiyordu” diyor. Callingham, daha önce yapılan çalışmaların bu tür olaylara dolaylı işaretler bulduğunu ama “yıldızdan kopan maddenin gerçekten uzaya kaçtığını kesin olarak göstermediğini” vurguluyor ve ekliyor: “Biz bunu ilk kez başardık.”
Ekip, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ile birlikte yürüttüğü çalışmada önce LOFAR radyo teleskop dizisiyle uzaydan gelen kısa ama çok güçlü bir radyo sinyali yakaladı. Ardından ESA’nın XMM-Newton uzay gözlemevi devreye girdi ve bu enerjik sinyalin kaynağı belirlendi: Dünya’dan yaklaşık 130 ışık yılı uzaktaki bir kırmızı cüce yıldız, StKM 1-1262.
RADYODA YAKALANDI
Callingham konuyla ilgili şöyle diyor: “Bu tür bir radyo sinyali, yıldızın güçlü manyetik baloncuğunun dışına madde çıkmadıkça ortaya çıkmaz. Başka bir deyişle, bu sinyal bir CME yüzünden oluşuyor.”
Kırmızı cüceler, Güneş’imize göre çok daha küçük, daha soğuk ve daha sönük yıldızlar. Ancak manyetik alanları son derece güçlü olabiliyor. StKM 1-1262’nin manyetik alanı, Güneş’inkinden yaklaşık 300 kat daha güçlü. Kütlesi ise Güneş’in yalnızca yarısı kadar.
IŞIK HIZINA YAKLAŞAN FIRTINA
Yıldızdan kopup uzaya savrulan CME ise adeta ölümcül bir kozmik mermi. Hesaplamalara göre bu dev plazma bulutu saniyede yaklaşık 2 bin 400 kilometre hızla ilerliyordu. Güneş’teki koronal kütle atımlarının yalnızca yaklaşık 2000’de 1’i bu kadar hızlı.
Bu hız ve yoğunluk, yıldızın çevresindeki herhangi bir gezegenin atmosferini paramparça etmeye yetecek güçte. Başka bir deyişle, böyle bir fırtınaya uzun süre maruz kalan bir dünya, koruyucu atmosferini kaybedip yaşanamaz hale gelebilir.
KIRMIZI CÜCE TEHDİDİ
Yeni keşif yalnızca “ilginç bir ilk” olmanın ötesine geçip çok kritik bir soruya ışık tutuyor: Galaksimizdeki yaşanabilir gezegenleri ararken, kırmızı cücelerin uzay havası ne kadar tehlikeli?
Gökyüzü araştırmalarında sık sık duyduğumuz “yaşanabilir bölge” (Goldilocks bölgesi), bir gezegenin yıldızına ne çok yakın ne de çok uzak olduğu, yüzeyinde sıvı su bulunmasına izin veren mesafeyi ifade ediyor. Bugün bildiğimiz ötegezegenlerin önemli bir kısmı kırmızı cücelerin etrafında dönüyor. Yani evrende “yaşanabilir” olma potansiyeli taşıyan birçok dünya, bu küçük ama son derece aktif yıldızların çevresinde.
ESA araştırmacısı ve çalışmanın diğer yazarı Henrik Eklund, “Görünüşe göre küçük yıldızların çevresindeki uzay havası beklediğimizden bile daha sert olabilir” diyor. Eklund, bunun “bu gezegenlerin atmosferlerini ne kadar süre koruyabildiği ve uzun vadede gerçekten yaşanabilir kalıp kalamayacağı” açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor.
YAŞAM HESABI DEĞİŞİYOR
Eğer kırmızı cüceler düzenli olarak bu kadar güçlü CME’ler üretiyorsa, bu yıldızların etrafındaki gezegenlerin bir kısmı kâğıt üzerinde yaşanabilir bölgede olsa bile gerçekte çıplak kaya parçalarına dönüşmüş olabilir. Atmosferi sürekli soyulan bir gezegenin yüzeyinde su tutmak zor; karmaşık yaşamın ortaya çıkması ise çok daha zor.
Şu an için StKM 1-1262’nin çevresinde gezegen olup olmadığı bilinmiyor. Ancak bu yıldızdan kopan CME’nin ölçülen gücü, kırmızı cücelerin ne kadar “sinirli” olabileceğini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Gökbilimciler bundan sonra kırmızı cücelerdeki patlamaları ve CME’leri daha dikkatli izleyecek; yeni teleskop dizileri de bu konuda kritik rol oynayacak.
Kuzey Işıkları gökyüzünü süslediğinde çoğu zaman Güneş’e hayranlıkla bakıyoruz. Fakat artık biliyoruz ki, uzayın derinliklerindeki başka yıldızlar da kendi “güneş fırtınalarını” üretebiliyor. Ve bu fırtınalar, çevrelerindeki dünyalar için bizim hayal ettiğimizden çok daha yıkıcı bir tablo çizebilir.
Bunlar da ilginizi çekebilir
Kötü amaçlı mobil bankacılık yazılımları küresel çapta büyüyecek
Yıllık Finansal Tehditler Raporu'na göre mobil bankacılığa dair kötü amaçlı yazılımlarda ve kripto para ile ilgili kimlik avında önemli artışlar olduğu ortaya çıktı. Rapor, dijital finansal varlıklara yönelik artan tehdidi işaret ediyor.
1 yıl önceNintendo Switch 2 ve PlayStation 5 Pro 2024'e damga vurabilir
Nintendo başkanı Shuntaro Furukawa, yeni Nintendo Switch'in 2024 yılı içerisinde duyurulacağını açıkladı. Öte yandan Rockstar Games, GTA 6'nın 2025'te çıkış yapacağını duyurmasıyla birlikte gözler PlayStation 5 Pro'ya çevirdi.
1 yıl önceBoeing'in Starliner kapsülünün ISS'e uçuşu iptal edildi
Boeing'in Starliner kapsülünün Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) yapacağı test uçuşu, fırlatma Atlas V roketindeki bir sorun nedeniyle iptal edildi. NASA henüz yeni bir fırlatma tarihi belirlemedi.
1 yıl önce




Trabzon’da Denize Girmek İsteyenler Dikkat! 2025’te Girilebilecek Plajlar ve Su Kalitesi Açıklandı
Trabzon’un Gizemli Hikayesi: Meyveş Nine ve NASA’ya Uzanan Efsane
Bodrum'da çocukların kruvaziyer heyecanı